27 Temmuz 2015 Pazartesi

Kürk Mantolu Madonna

Kimilerine göre boşa geçmiş bir ömrün hikayesi, kimilerine göre çoğu kişinin ömründe tadamayacağı bir ödül.

Bir hayatı değerli kılan ne?

Dünyanın bütün manzaralarından bakmak, bütün coğrafyalardan insanlar tanımak?
Denemek hep denemek, her yerden iz almak, iz bırakmak?
Çok sevmek, aşkın ateşinde tadını kaybedene kadar pişmek?
Çok inanmak?
Karanlıklardan saklanıp tertemiz yaşamak?
Bir kuş gibi özgürce, ya da hayatını başka hayatları kurtarmaya, aydınlatmaya feda ederek?
Dünyanın bütün acılarını görmek?
Dünyaya hep hatırlanacak bir kitap, hayatlar kurtaracak bir aşı bırakmak ?
Hangi nefes daha anlamlıdır?

Bir hayatı değerli kılan ne?

Biri 90 yaşında, biri 2 yaşında, biri ipek çarşafta biri asfalt üstünde ölürken.
Bir hayatı değerli kılan ne?

Nihilizm bir hortlak gibi, topraktan elini çıkarıp ayak bileğimden yakalıyor. İnce uzun parmakları, kirlenmiş tırnakları ile beni aşağıya toprağa çekmeye çalışıyor. Kimi zaman düşüyorum, düştüğüm yerden gökyüzüne bakıyorum. Muzip mi muzip bir güneş çapkınca göz kırpıyor, alabildiğine parlak, acıtırcasına parlak. Sonra o bulut, o bembeyaz bulut. O Bulut çok güzel.

İşte "Kürk Mantolu Madonna"'nın özeti;
Bazen bir kişi, sadece bir kişi, hayatı değerli kılmaya yeter.

s.72:

"Yerimden fırlayarak boynuna sarılmak ve onu ağlaya ağlaya öpmek için müthiş bir arzu duydum. Hayatımda hiç bu kadar mesut olduğumu, içimin bu kadar genişlediğini hatırlamıyordum. Bir insanın diğer bir insanı, hemen hemen hiçbir şey yapmadan, bu kadar mesut etmesi nasıl mümkün oluyordu?"






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...