2 Nisan 2011 Cumartesi

Kimlik

"Kimlik" bir Milan Kundera eseri. Şekil itibariyle ince, kısa bölümler halinde hazırlanmış çok kolay okunan bir roman. Ruhların aşkla olan çatışmalarını çok güzel anlatan sade bir hikaye.

İnsan ruhu biriciktir. Bu biriciklik bir lanet gibidir çoğu zaman. Hayat tecrübenizin, yaşınızın, sevdiklerinizin miktarı ne kadar olursa olsun, seçimleriniz, kararlarınız, hisleriniz yalnız sizin sorumluluğunuzda olan, tek başına mücadele etmeniz gereken şeylerdir. Çıkmazlara düşme, düşüşünüzle yüzleşme kaçınılmazdır. Anlatacaklarınız, anlayacakları, ifade edebilecekleriniz denediğinizden çok daha az olacaktır.

En büyük kalabalıklarda bile mücadeleniz tek kişilik.
Bu yüzden korkar insan yalnızlıktan. Dostluğa, aşka verdiği değer bundan. Bu yüzden inanılır ruh eşlerine, tamamlayacak yarımlara.
Oysa her ruh eşsizdir.
Ölümsüz aşklar bile kader değil, bizim sorumluluğumuzdadır.
Biz yapar, biz parçalar, biz yıkarız.
"Kimlik"te Kundera'nın resmettiği işte bu yalnızlık, bir başınalık.
Aşkın, hayatın, mutluluğun pamuk ipliğine bağlılığı.
Chantal ve Jean-Marc'ın birbirlerine yabancı, birbirlerine muhtaç aşk hikayesi.

Ve "Kimlik"ten bir paragraf:

"Chantal, çıra gibi tutuştuğunu, cildinden terlerin süzüldüğünü duyumsuyordu, al al olmuş yanaklarının söylediği cümleye ölçüsüz bir anlam kazandırdığını biliyordu; Jean-Marc, o sözlerle (ah, aslında ne kadar da anlamsız sözlerdi!) onun kendini ele verdiğini, gizli eğilimlerini ona sergilediğini düşünmüştü herhalde, işte bundan dolayı şimdi utançla kızarıyordu; bir yanlış anlaşılmaydı bu, ama ona bunu açıklayamazdı, çünkü saldırısına uğradığı bu ateş, bir süreden beri onun yabancısı değildi; o ateşe gerçek adını koymayı bir türlü kabul etmemişti, ne var ki bu kez ne anlama geldiğinden kuşkusu yoktu ve işte bu nedenle de ondan söz etmek istemiyordu, bunu yapamazdı."
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...